Belçika’da Şiddetle Mücadele Eden STK’lar

Hazırlayan: Yorum yapılmamış Paylaş:


Şiddetle Mücadele İçin Çalışan Kadın Dernekleri

20 Nisan 2014

Wo/men for Women Proje kapsamında Belçika’daki ilk toplantı, proje ortakları olarak; Hazar Derneği, Küçükçekmece Belediyesi, Ella Etnisite Derneği ve NPNS katılımcıları arasında gerçekleşti.  ‘House of Women’ ın Bürüksel merkezinde yapılan toplantıya derneğimizden Ayla Kerimoğlu ve Betül Adak Kılıç gittiler.

Ella Etnisite Derneği tarafından kadın dernekleriyle tanışma ve çalışmaları hakkında bilgi edinme amacıyla planlanan Belçika’daki bu ilk toplantı, kurumların tanışmasına ayrıldı.

Ella 2000 yılında kurulmuş, Belçika’nın Brüksel şehrinde faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşu olup, toplumsal cinsiyet ve etnik köken konularında bilgi merkezi olarak görev yapmaktadır. Brüksel’den ve Belçika’nın Flaman bölgesindeki farklı etnik kökenlerden gelen kadın, erkek ve gençlerin özgürleşmeleri ve bilinçlendirilmeleri üzerine çalışmaktadır.

Ni Putes Ni Soumise (NPNS) ise 2012 yılında kurulmuş bir Fransız feminist hareketidir. NPNS, şiddet, çete ve tecavüz gibi sosyal baskılara karşı mücadele etmektedir. Kadın erkek eşitliğini savunan kuruluş, erkek hegemonyasına karşı mücadele etmektedir.

Derneğin diğer mücadele alanı, eşcinsellere karşı yapılan kötü muamelelerdir. Çünkü Belçika’da eşcinsellik yaygın olsa da halk tarafından normal bir olgu gibi kabul görmüyor. Dernek eşcinselliğe tepki gösteren halk ve eşcinsel çocuğu olan ebeveynlerle görüşerek tepkiyi azaltmayı hedefliyor.

Derneğin bir diğer çalışma alanı yabancıların evlilik pratikleri üzerine şekilleniyor. Görücü usulünü de evlilik göçünü de şiddet kapsamı içinde değerlendiren dernek yetkilileri, bu uygulamaların İslam’ın baskıcı karakterinden kaynaklandığını düşünüyor. Bu durum farklı kültürler ve dinler hakkında bilgi sahibi olmadan onların pratiklerini değerlendirme ve yargılamanın olumsuz bir örneği olarak görülebilir.

Dernek yetkilileri kadının parası yüzünden istismar edilmesini bir sorun olarak tanımlıyor, parası yüzünden kadının istismar edilmesinin Belçika’da 2006 yılında ekonomik şiddet olarak tanımlanmış olmasını ve bunu yapan erkekler için cezai yaptırım uygulanmasını kadınların bir başarısı olarak görüyor. Kadının parasının erkek kontrolünde olması birçok AB ülkesinde henüz ekonomik şiddet olarak tanımlanmadığının da altı çiziliyor.

Yetkililerin anlatımlarından Belçika’daki evlilik çeşitleri ile şiddet arasında da bir ilişki olduğu ortaya çıkıyor. Buna göre:

Kişilerin vatandaş olma hakkını kazanmak üzere yaptığı evliliklere Beyaz evlilik deniyor. Çiftlerden birinin diğerini istemediği, aile zoruyla yapılan evliliklere Gri evlilik deniyor. Bu evlilik genellikle ithal gelin ve damatlarla gerçekleşiyor. Bu evliliklerde aile, çocuklarının kendi memleketinden biriyle evlenmesini istiyor. Gençler itiraz etse de evlilik gerçekleşebiliyor.

Ella Etnisite Derneği Yetkilileri, Türkiye’deki şartların iyileşmesiyle bu şekilde gerçekleşen evliliklerde azalma olduğunu ve Avrupa ülkelerine göçün azaldığı tesbitini yapıyor. Buna göre günümüzde Türkiye’den Avrupa’ya göç 100 binden 22 binlere düşmüş durumda.

Beyaz ve gri evliliklerin devleti kandırma amacına matuf olarak gerçekleştiği düşünüldüğünden cezası ağır. Bu tür evlilik yapanlar şiddete uğrasa da vatandaşlığı elinden gitme, sınır dışı edilme ve cezai yaptırıma muhatap olma korkusu ile başına geleni şikayet edemiyor. Burada ithal olan kişi (kadın ya da erkek) her türlü sıkıntıyı çekmek zorunda kalıyor. Dolayısıyla Belçika’da kadın ve yabancı olmak, problemi ikiye katlıyor.

Hazırlayan: Ayla Kerimoğlu
Önceki Yazı

Mülteci Kadınlar Paneli

Sonraki Yazı

Göç Hikayeleri; Afrika

Bunlar da ilginizi çekebilir

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir