Gençlik ve Yaşam Merkezinin madde kullanan gençlerin rehabilitasyonu için çalışma yapan bir merkez olduğunu söyleyen Karaer, madde bağımlısı gençler ile görüşmeler yaparak, gençlerin   psikolojik- psikiyatrik tedavi ve  rehabilitasyon süreçlerinde aktif rol aldıklarını, madde kullanan kişilerle bire bir çalışmanın başarıyı artırdığını söyledi.

Karaer, gençlerin özlük (öz yaşam öyküleri) bilgilerinden yola çıkarak onları tanıdıktan sonra bağımlı gençlerin maddeden arındırılması için gerekli teşhis ve tedavi yöntemleri için Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları’na başvurduklarını söyledi. Yapılan çalışmalar neticesinde en büyük  problemin yoksunluk sendromu olduğunu söyleyen Karaer, beynin hissettiği zevkten ötürü maddeyi devamlı istediği ve uzman psikiyatrlardan  gençler için  bu  yoksunluk sendromunu  daha kolay atlatmaları için reçeteler aldıklarını kaydetti. Aynı şekilde  bağımlı gençlere rol model yaklaşımı olarak eski madde bağımlıları ile gençleri tanıştırdıklarından , bunun gençler üzerinde ‘eski bağımlı ağabeylerimiz maddeyi terk edebildilerse, bizler de terk edebiliriz’ duygusunu oluşturması açısından motivasyon olduğunun da altını çizdi.

Madde bağımlısı gençlerin aileleri ile de sıkı bir irtibatta bulunduklarını söyleyen Karaer, aileleri, maddenin etkileri, zararları ve de bağımlılıkla mücadelede yeterli düzeyde bilgilendirmeye çalıştıklarını ve bağımlılığın aynı zamanda aile hastalığı olarak bilinmesi gerektiğinin önemini vurguladı.

Haftanın belli günleri gençleri spor faaliyetlerine götürdüklerini söyleyen Karaer, gençlerin bu vesileyle fiziksel açıdan da güçlendiklerini belirtti. Belediyenin Sosyal Destek İşleri Müdürlüğü vasıtasıyla da ilaç ve nakdi yardımların temin edildiğini söyleyen Karaer,  bağımlı gençlerle samimi sohbetler kuran, sosyal danışmanların gözlemlerini uzman psikolog  ve psikiyatrlara ustaca paylaştıklarının altını çizdi.

Karaer, maddeyi terk eden gençlere USİM aracılığıyla da iş temininde bulunduklarını söyledi.Tüm bunları denetimli serbestlik yasasına bağlı kalarak gerçekleştirdiklerini ve amaçlarının gençlerin toplumdan soyutlanmadan toplum içinde yaşayarak topluma yeniden kazandırılması olduğunu kaydetti.
İlerleyen zamanlarda profesyonel bir psikolog rehberliğinde Grup Psikoterapisi yapacaklarını ve yaratıcı drama tekniğini kullanarak gençlerin ruhsal esneklik ve dayanıklılıklarını artırmayı amaçladıklarını söyledi. Özellikle bölgelerdeki muhtarlar, imamlar ve STK’lara yönelik madde bağımlılığı konusunda bilinçlendirme toplantılarının organize edilmesinin de faydalı olacağının altını çizdi.{jcomments on}