Modernizm

Hazırlayan: Yorum yapılmamış Paylaş:

Araştırmacı-Yazar Abdurrahman ARSLAN

“Reform ve Rönesansla başlayıp aydınlanma ile devam eden dönem Avrupa’nın bir alt üst olma dönemidir. Kilise çökünce insanlar sorunlarını nasıl çözeceklerini düşündüler ve dinlerini yeniden yorumlamaya başladılar. Çok çeşitli mezheplerin ortaya çıkışı neticesinde Avrupa pek çok savaşlara sahne oldu. Modernizm, Avrupa Hıristiyanlarının bir tecrübesi olarak ortaya çıktı, buradan da dünyaya yayıldı.

İnsanların zihnen modernleşmesi, yüzlerini Batıya çevirmelerine neden oldu ve insanlar problemlerini moderniteyle çözmeye başladılar. Modernite, siyasal, kültürel, sosyal olayları birbirinden koparıp kendine bağladı. Ulus-devlet modelini bir hayat biçimi olarak dayatmaya başladı.

Neticede de insanlar moderniteyi benimseyip onun bir parçası oldular. Modern kelimesinin latincedeki kökü şimdiki zaman anlamına gelir. Önceleri bu kelimeyi Hıristiyanlar kendilerini daha önceki zamanlardan ayırmak için kullanmışlardır. Sonradan bu dünden üstün anlamına gelmeye başladı. Her şeyin ölçüsü bugündü, dinde dahil geçmişteki hiçbir şeyin kıymeti yoktu. Bu modernliğin özelliği oldu.

Önce bilginin niteliği, referansı, işlevi, toplumsal statüsü değişti. Artık pozitivist yaklaşımla düşünmek gerekiyordu. Dolayısıyla din kamusal alandan çekilerek kiliselere ve insanların vicdanlarına hapsedilecekti. Tarihi okuma metodu da değişti. Dün geçmişti ve sadece insanların vicdanında bir değere sahipti. Toplumsal alanda yeri yoktu. Yarın ise mükemmelliğe erişecek ve yeryüzü cenneti kurulmuş olacaktı.

 

İnsan da değişmiş dünyayı farklı algılar olmuştu. Artık kendini dine göre değil, aklına göre tanımlıyordu. Merkeze, Tanrı’nın yerine kendini koymuş, böylece dünyaya yeni bir anlam kazandırmıştı. Bu durumda bütün varlık dünyası emanet olmaktan çıkmış, emanet edilenle emanet arasındaki ilişki özne-nesne ilişkisine dönmüştü. Özne olan insan artık yeryüzünü istediği gibi şekillendirebilecekti.

Modernizm, dinlerden farklı bir şekilde aklı kullanmayı öngörmüştür. 14.yy’da yeniden yorumlanan Hıristiyanlıktan geriye pek bir şey kalmamıştır. Müslümanlar da 14.yy’dan sonra modernite ile karşılaştılar ve modernite ile yeniden dinlerini yorumlamaya kalktılar. İnşallah bizim sonumuz Hıristiyanlarınki gibi olmaz.”

Not: Programın özeti, deşifre üzerinden hazırlanmıştır.

Hazırlayan: Dilek Karataş
Önceki Yazı

Gelenek Modernizm ve Postmodernizm

Sonraki Yazı

Çağdaş Küresel Medeniyet

Bunlar da ilginizi çekebilir

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir