Halep Yardım Programı
27 Ekim 2016
Kalbimizle buğz ettik…
Dilimizde dualar hep onlar için…
Elimizden gelen buydu…
Şahid ol yarabbi…
Suriye’de beş senedir yaşanan savaş, insanlığın ortak paydasında buluşan herkesin kalbinde derin yaralar açtı. Şüphesiz savaşlar, savaşın tarafları olan devletleri etkiler ama savaştan en çok zarar görenlerin başında sivil halklar gelmektedir. Her gün, kadınların, çocukların üzerine napalm, misket, fosfor ve daha adı konulmamış tonlarca kitle imha bombaları atılıyor. Hastaneler, okullar bombalanıyor, şehirler enkaza çevrilip, tarih yok edilirken, insanlık, yine insan eliyle öldürülüyor.
Dünya ise, suskun, sadece seyrediyor…
Bir film izler gibi, bir tiyatro seyreder gibi…
Sanki her şey bir oyunmuş, gerçek değilmiş gibi…
Suriye’de kanlı iç savaş başladığında Halep’in nüfusu 4 milyon civarındaydı. Savaşın Halep bölgesine sıçraması ile birlikte, insanlar yavaş yavaş evlerini terk ederek Türkiye’ye göç etmeye başladılar. Son zamanlarda saldırıların artmasıyla ve kente ölüm yağdıran bombardımanlar nedeniyle bölgede kalan toplam nüfus 350 bin civarına kadar düşmüş durumda.
Adeta ölüm ablukasına alınan şehirde baş gösteren gıda sıkıntısı, sivil inisiyatif olarak yapabileceğimiz tek şey olan gıda yardımı konusunda bizleri bir araya getirdi.
Hazar Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği – Nisan Gurubu – Bakap( Başakşehir Gençlik ve Kadın Platformu) – Beyaz Gül Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği – Türk Gençlik Vakfı -Hanımlar Eğitim ve Kültür Vakfı – Hanımlar İlim ve Kültür Derneği – Meridyen Derneği – Neyad ( Nil Eğitim ve Yardımlaşma Derneği) – İgetev(İnsan Eğitimi ve Toplum Eğitimi Vakfı) – Kasad(Kadın Sağlıkçılar Dayanışma Derneği) – Kasav (Kadın Sağlıkçılar Vakfı) gibi, konuya duyarlı 12 Sivil Toplum Kuruluşu olarak, 27 Ekim 2016 tarihinde, Üsküdar Belediyesinin desteği ile, Üsküdar Kızkulesi Restoran’da bir yardım toplantısı organize ettik.
Sümeyye Erdoğan Bayraktar Hanımefendinin ve Üsküdar Belediye Başkanımızın teşrifleriyle gerçekleşen programımızda, İHH’dan gelen yetkililer, Halep’te yaşananlar ve İHH olarak orada yaptıkları yardım faaliyetleri hakkında bizleri bilgilendirdi.
Organizasyon sonrası Halep’e, İHH aracılığı ile üç tır un ve bir tır bebek maması, bebek bezi ve bebe bisküvisinden oluşan malzemeler yollandı.
Bölgedeki onbir fırında, her gün binlerce Halepli kardeşimize ekmek pişirilip dağıtılmasında bizim de küçük bir katkımız olmasını nasip eden Rabbimize şükürler olsun…
Programın Açılış Konuşması
Cumhurbaşkanımızın kıymetli kızı Sayın Sümeyye Erdoğan Bayraktar Hanımefendi, Sayın Bakanım Ayşen Gürcan, Üsküdarımızın Değerli Başkanı Sayın Hilmi Türkmen Beyefendi,
dost ve kardeş STK’larımızın kıymetli başkanları, hanımefendiler ve sevgili katılımcılarımız, hepiniz hoşgeldiniz.
Uzun zamandır ara ara bir araya gelerek gerçekleştirmek zorunda kaldığımız yardım organizasyonlarından birinde daha yine sizlerle birlikteyiz.
12 STK’nın bir araya gelerek gerçekleştirdiği bu çalışmayı aslında yazın tertiplemek istemiştik, ancak 15 Temmuz darbe girişimi bütün hayatımızı ve önceliklerimizi değiştirdi ve çalışma bugüne kaldı.
Darbe girişiminin gecesini yaşayan bazı arkadaşlar gece alçak uçuş yapan uçakların seslerinin Suriye’li kardeşlerimizle daha iyi empati kurmaya vesile olduğunu söylemişti.
Bizim bir gece yaşadığımız korkunç olayların çok daha fazlasını, onların 5 yıl boyunca yaşadığını bilmek bile Suriye’li kardeşlerimizin ne kadar yıpratıcı ve travmatik bir süreçten geçtiklerini anlamak için yeterli.
Suriyede bir iç savaş yaşanıyor ve savaşın pek çok tarafı var. Ancak savaşlarda kullanılan yöntemler ve konvansiyonel silahlar vasıtasıyla sivil kayıplar artıyor. Kadınlar, çocuklar, yaşlılar… Savaşa direk olarak katılmayan sivil halkın ölüm oranları çok fazla.
Suriye’de ayaklanmanın başladığı ilk dönemlerden itibaren Esad Rejimi maalesef doğrudan sivilleri hedef almış durumda.
Çeşitli kuruluşlar Suriye’de yaşanan iç savaşın 5’inci yılında savaşın insani bilançosunu açıklayan raporlar sundular:
Suriye Politika Araştırma Merkezi’nin (SCPR), The Guardian gazetesinde yayınlanan raporuna göre, ülkede yaşanan savaş boyunca hayatını kaybedenlerin sayısı 470 bini aşmış durumda. Pek çoğunu sivillerin oluşturduğu bu rakamın 400 bini savaş esnasında, geri kalan 70 bin kişinin ölümünün ise, yetersiz sağlık hizmetleri, ilaç eksiği, yetersiz beslenme, barınma, hijyen v.b. nedenlerden kaynaklandığı belirtiliyor.
Bu savaş esnasında ülke nüfusun yüzde 45’i yaşadığı yerlerden ayrılmak zorunda kalmış. 6.36 milyon kişi ülke içinde yer değiştirirken 5 milyona yakın kişi de ülke dışına çıkmış.
“Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Komisyonu”nun hazırladığı rapora gore; şuan Suriye’de yaşayanların, 80%’i yoksulluk sınırı altında yaşıyor. Suriye’de 13.5 milyon kişi yardıma muhtaç. Hal böyleyken savaş ekonomisi devreye girmiş durumda. Gıda fiyatları ulaşılamaz hale gelmiş. Mart 2011’den bu yana pirinç ve un fiyatları 723% artmış.
Savaş nedeniyle ulusal sağlık sistemi ve ülke alt yapısı neredeyse yok olmuş.
Yine, BM Raporuna gore; 2010 yılında Suriye genelinde 493 büyük hastane bulunurken, 2015 yılında sadece 69 hastane (14%) kısmen çalışabilmekteymiş. Ayrıca doktorların sayısında da ciddi bir azalma yaşanmış.
Bununla da kalmıyor; Esad Rejimi, birçok defa savaş suçu sayılan kimsayal silahları sivil halka yönelik kullandığı BM’ler tarafından da belgelenmiş durumda. Ama, Dünya bu duruma sessiz.
Rejim güçleri kasıtlı olarak muhaliflerin bulunduğu bölgelerdeki okulları, hasteneleri hedef almakta, şehirleri yaşanmaz hale getirerek halkı göç etmeye mecbur bırakmaktadır.
Ayrıca Esad rejimi bir savaş taktiği olarak, şehirleri kuşatıp temel insani ihtiyaçların girişini yasaklayarak halkı teslim olmaya mecbur bırakma stratejisi de uyguluyor. Yakın geçmişte Madaya bu takdiğin uygulandığı yerlerden biriydi. Madaya’da açlık ve ilaç yetersizliğine bağlı ölüm haberleri henüz hafızalarımızdaki tazeliğini koruyor.
BM, Suriye’de yaklaşık 15 farklı bölgede 450 bin kişinin daha rejim tarafından kuşatma altında yaşadığını tesbit etmiştir.
Bütün bu raporlardan hareketle çok rahat şunu söyleyebiliriz. Evet bizler sivil toplum mensupları olarak dünyanın iştahla seyrettiği, hatta katkı sunduğu bu savaşı durdurmaya gücümüz yetmiyor. Ancak açlık, ilaç ve tıbbı bakım yetersizliği nedeniyle gerçekleşen ölümlere karşı hala yapabilecek bir şeyler var. Bizler, karaya vuran deniz yıldızlarını tek tek toplayıp denize atan adamın yaptığı gibi ulaşabildiğimiz kişilerin yaşamına can suyu olabiliriz. İşte bugün tam da bunun için buradayız.
Burada ödediğiniz her kuruş İHH kanalıyla bu mağdur ve mazlum kardeşlerimize ulaştırılacaktır. Yardım çalışmalarını müreffeh sofralarda gerçekleştirmenin yardımın ruhuna aykırı olduğunu düşündüğümüzden kahvaltımızın simit, peynir ve çaydan oluşmasını tercih ettik. Ve bu kahvaltımız Üsküdar Belediye başkanımızın bizlere ikramıdır. Kendisine çok teşekkür ediyorum.
Yine bugüne katkı için kermes malzemeleri hazırlayarak aramızda bulunan arkadaşlarımız var. Onlar da hiç bir masraf talep etmeden elde edilen geliri Halep’e gönderecekler. İlginizi onlardan da eksik etmeyiniz. Bu asil davranışlarından dolayı onlara da teşekkür ediyorum.
Programımıza katılarak destek veren Sayın Sümeyye Erdoğan kardeşime, Sayın Bakanımıza, Sayın Belediye Başkanımıza ve siz değerli katılımcılarımıza da teşekkür ediyorum. Yapacağınız yardımlar için kapıda görevli İHH yetkilileri sizlere yardımcı olacaklar. Rabbim hayrımızı kabul etsin, İslam alemini bu zilletten kurtarsın, birlik, dirlik, selamet versin. Daha güzel günleri birlikte görebilmek dileğiyle Allah’a emanet olunuz….
Ayla Kerimoğlu
Not: Katılımcı kuruluşlar programın organizasyonunda çalışmış olup yapılan yardımlar İHH yetkilileri tarafından makbuz karşılığı alınmıştır.