Cinsiyet kimliginin psikolojik temelleri, özdeşimin cinsiyet kimliği gelişimindeki yeri, cinsiyet hoşnutsuzluğu yaşayan çocuklara ve gençlere anne babaların, eğitimcilerin yaklaşımı gibi konuları Doç. Dr. Cahid Örengül’den dinledik ve cinsiyet disforisi yaşayan çocukların ebeveynleriyle nasıl iletişime geçilmesi konusunda öneriler aldık.
Doç. Dr. Cahid Örengül sunumunu altı ana konuya ayırarak gerçekleştirdi:
- Psikososyal Gelişim
- Cinsiyet ile İlgili Tanımlar
- Cinsiyet Rolü Gelişimi
- Çocuklarda Tedavi
- Ergenlerde Tedavi
- Kendi Yaklaşımı
Psikososyal Gelişim konusunda insan yaşamı belli başlı dönemlere ayrıldı: infantil dönem (0-2 yaş), erken çocukluk (2-4 yaş), orta çocukluk (4-6 yaş), geç çocukluk (6-12 yaş), erken ergenlik (12-18 yaş), ergenlik (18-24 yaş), erken yetişkinlik (24-34 yaş), orta yetişkinlik (34-60 yaş) ve geç yetişkinlik (60-75). Tüm dönemlerin kendine özgü özellikleri anlatıldı.
Sonrasında ikinci bölüm olan Cinsiyet ile İlgili Tanımlara geçildi. Konuyla ilgili belli başlı tanımlar şöyleydi:
- Cinsiyet (sex): Biyolojik olarak dişilik ya da erilliği tanımlar
- Toplumsal Cinsiyet (gender): Dişilik ve erilliğe dair psikolojik veya davranışsal özellikler
- Cinsel Kimlik/ Toplumsal Cinsiyet Kimliği (gender identity): Kişinin kendi toplumsal cinsiyetine dair psikolojik hissini ifade eder.
- Cinsel Rol/ Toplumsal Cinsiyet Rolü (gender role): Belirli bir biyolojik cinsiyete ait kişiler için uygun görülen tipik sosyal ve davranışsal normları tanımlar.
- Cinsel Yönelim (sexual orientation): Başka bir grup insana duyulan duygusal (emotional) ve fiziksel nitelikli cinsel çekimi tanımlar.
Cinsiyet Rolü Gelişiminde ise önce cinsel kimlik açıklandı sonra ise cinsiyet rolünün yaşa göre nasıl geliştiği üzerinde duruldu.
- Cinsel kimlik, bireyin sahip olduğu cinsiyet ile edindiği primer kimliktir. Başka bir tanımla bireyin kendini kadın ya da erkek olarak içten hissettiği ruhsal durumdur.
- Bilişsel düzey: Çocuğun bir cinsiyete üye olduğunun ve diğerine üye olmadığının farkında olması
- Duygusal düzey: Bu farkındalığın taşıdığı duygusal değer ve çocuğun kadın ya da erkek olmaktan rahatlık veya güven duyması
- Sosyal düzey: Cinsel kimliğin çocukların oyunlarında girdiği rollerini şekillendirmesi
Çocuklarda Cinsiyet Disforisi konusunda disforinin sebepleri ve oluşumu üzerinde duruldu. Önemli ve üzerinde durulması gereken noktalar şunlardı:
- Biyolojik cinsiyet ile deneyimlenen/ifade edilen cinsiyet uyumsuzluğu
- Karşı cinsiyetten olmaya dönük kuvvetli bir arzu ya da karşı cinsten olduğunda ısrar
- Vücudundan hoşnut olmama, karşı cinse özgü davranışları tercih etme
- 6 ay boyunca sürmesi
- Klinik olarak anlamlı huzursuzluk ya da işlevsellikte bozulma
Etiyoloji- Biyolojik Faktörler ise şöyle sıralandı:
- Genetik Faktörler
- Tek yumurta ikizlerinde konkordans çift yumurta ikizlerinden yüksek
- Aday genler- tutarsız sonuçlar
- Prenatal Cinsiyet Hormonları
- Prenatal hiper/hipoadrojenizasyon, beynin etkilenmesi
- Fraternal doğum sırası etkisi (kendinden önceki erkek kardeşlerin sayısı)
- Nöroanatomi
- Annelerinin kız çocuğu olmalarına yönelik duyduğu derin bir arzu
- Babanın ruhsal ya da fiziksel yokluğu nedeniyle babayla özdeşimin zorlaşması
- Ebeveynin zorlayıcı ya da aşırı kısıtlayıcı tutumları veya erkek çocukların anneleriyle karşılıklı kurmuş oldukları simbiyotik ilişki paterni
- Anneden ayrılmakta yoğun kaygı ve buna karşı katı bir savunma mekanizması oluşturup “anne ile olma değil, anne olma” durumuna gelebilecekleri
- Erkek çocukların annelerinin aşırı ilgisi anneden ayrılma fazında kaygısını artırıp anneyi çok sevmekle onun gibi olmak eş değer duruma gelebilir. (ilkel bir özdeşleşme)
- Erkek çocuklar babalarının aşırı sert ve cezalandırıcı tutumlarından bir kaçış olarak erkeksilikten vazgeçebilir.
- Erken dönemde yaşanan çeşitli kayıp ve ayrılıklar, erken dönem cinsel istismar, hayatı tehdit eden hastalık öyküsü bulunması, ebeveyn psikopatolojisi (narsisistik ya da sınırda kişilik yapıları, depresyon ve anksiyete)
- Kadınlığı değersizleştiren agresif baba ile etkisiz ya da değersiz olarak algılanan annenin (saldırganla özdeşleşme)
- Çoklu ve kümülatif ebeveyn-çocuk ilişkisi faktörleri olabileceği söylenmektedir.
Örengül çocuk ve ergenler üzerinde tedavinin nasıl olacağı konusu üzerinde durdu. Konunun tartışmalı yönlerini ele alarak etik ve hukuki sorunları anlattı. Genel olarak dönemlere göre farklı tedavi yaklaşımları olacağını söyledi ve bu yaklaşımların özelliklerini anlattı.
Son olarak ise kendi yaklaşımını anlattı. Örengül’e göre atılması gereken adımlar ve önemli noktalar şöyleydi:
- Detaylı öykü alıp problemin bağlamını anlamak
- Çocuğun anne karnındaki süreçten başlayarak gelişimi
- Anne baba ilişkileri
- Ev ortamı
- Çocuğun PMR gelişimi
- Çocuğun mevcut işlevselliği
- Sosyal işlevsellik (Sağlıklı ilişki kurduğu insan sayısı)
- Akademik işlevsellik (Ders başarısı, geleceğe yatırım)
- Duygusal işlevsellik (Duygu farkındalığı, duygudurumu)
- Aile işlevselliği (Ebeveynleri ile ilişkisi, ev ortamı)
- Semptomların bağlamını detaylandırmak
- Çocuğun semptomları nasıl algıladığı
- Ailenin semptomları nasıl karşıladığı
- İşlevselliğe etkileri (Semptomların hayattaki karşılığı)
- Travma öyküsü
- Aile için şiddet, geçimsizlik
- İstismar, ihmal
- Zorbalık
- Psikiyatrik tanılar
- Eştanılar
- Tedavi motivasyonu
- Ailenin başvuru sebebi- beklentisi
- Çocuğun başvuru sebebi- beklentisi
- Psiko-eğitim
- Durumun kronik niteliği
- Terapiye uygunluk, terapinin etkileri
- Uzun dönemli kararlar için genel ilkeler (fayda, pişman olmama)
- Tedavi
- Aile çocuk ilişkisinin iyileştirilmesi (değerli hissetmek, kabul görmek, denetim)
- Çocuğun işlevselliğinin artırılacağı alanları enerji yatırması (spor, ders vs.)
- Eşlik eden psikiyatrik durumların tedavisi (depresyon, anksiyete, DEHB)
- Çocuk istekliyse psikoterapi