Kuran , bir mümin olarak bizlere , çok genel bir ifadeyle; hayata ve olaylara karşı nasıl bir duruş sergilememiz gerektiğini anlatmaktadır. Bunun için öncelikle apaçık ayetlerle , helal-haram gibi emir ve yasaklarla ,hayat ve olaylar karşısındaki sınırlarımızı, kırmızı çizgilerimizi belirlemiştir. Bu apaçık ayetler dışında daha kapalı, dinin esaslarına bağlı kalmak kaydıyla akli metodlar kullanılarak farklı hükümler çıkarılabilecek ayetler de sunmuştur. Ayrıca Kur’an’ın o muhteşem edebi üslubuyla geçmişte yaşamış kavimlerden ve insanlardan kıssalar anlatarak bize örnekler getirmiştir ki böylece olayları somutlaştırmış ve daha kolay içselleştirmemizi sağlamıştır.

 

 

Gerek ilmi alanda gerek ferdin hayatında, Kur’an’ın anlaşılması ve hayata geçirilmesi her devirde Müslümanların meselesi olmuştur. Yapılan bütün ilmi çalışmalar, yazılan kitaplar nihayetinde kütüphanelerin raflarını süslemek için değil Kur’an’ı daha iyi anlamak için yazılmıştır. Mü’minler olarak bizlere düşen ise “ikra/oku'” emrine ittiba ederek Kur’an ışığında hayatı okumak, kainatı okumaktır.

 

 

İşte bu düşüncelerle, beş yıl önce genç kızlarımızla beraber, derneğimizde böyle bir çalışma başlattık. “Anlamak ve yaşamak” ilkesinden hareketle başladığımız bu çalışmamızda;  yakın dönemde merhum Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır tarafından yazılan ve en muteber tefsirlerden ” Hak Dini Kur’an Dili ” isimli eseri takib ediyoruz. Onun yanında ,günümüz modern tefsir çalışmalarından Muhammed Esed’in “Kur’an Yolu” ve Süleyman Ateş’in “Yüce Kur’an’ın Çağdaş Tefsiri” isimli eserleri de bu mütevazı çalışmamızda müracaat ettiğimiz kaynaklar arasında yer almaktadır.

 

 

Allah Teala , Kitabını anlama noktasında ,halis bir niyetle gösterdiğimiz gayretimizi arttırsın ve öğrendiğimiz her bir ayeti , hayatımıza geçirmemizde bize yardım etsin inşallah.