Tecavüz Suçlarının Af Kapsamına Alınmasına İlişkin Görüş

Hazırlayan: Yorum yapılmamış Paylaş:

13 Nisan 2020’de mecliste görüşülen infaz yasası kapsamında 10 Nisan 2020 öncesi işlenmiş cinsel suçların infazıyla ilgili geçici bir maddenin de meclisten geçtiğine dair sosyal medyada bir paylaşım dolaşmaktadır. Adalet komisyonu tarafından yapılan böyle bir tasarının komisyona dahi gelmediği açıklamaları kamu vicdanını rahatlatmamıştır.

  1. Öncelikle 14 Nisan kanunlaşan ve 15 Nisan 2020’de Resmi Gazete’de yayınlanması öngörülen Yeni İnfaz Yasası’nda “Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlardan” olan 102. Maddede düzenlenen “Cinsel Saldırı” suçu ve 103. Maddede düzenlenen “Çocukların Cinsel İstismarı” suçlarının infazıyla ilgili bir değişiklik yapılmamıştır.

Adalet Komisyonu Raporunda cinsel istismar suçlarının infaz düzenlemesi kapsamında olmadığı açıkça belirtilmiştir:

“Toplumsal hassasiyet dikkate alınarak …. cinsel istismar suçlarıdörtte üçlük oran ise aynen muhafaza edilmiştir. Dolayısıyla aslında karmaşık gibi gözüken hükümler, toplumsal hassasiyetin bulunduğu suç tiplerine ilişkin oranların muhafazasına yönelik zorunlu düzenlemelerden ibarettir.”[1]

“Teklifin genelinde gözetilen toplumsal hassasiyetle, …. cinsel saldırı ve istismar suçları, …. kadına karşı şiddet suçları ….. kapsama dahil edilmemiştir.[2]

  1. Sosyal medyada paylaşılan, suçluyu kayıran kaynağı belirsiz taslak metnin yasalaşmasının söz konusu dahi olamayacağını gösteren bazı çelişkileri ortaya koymak istiyoruz. Öncelikle böyle bir düzenleme kanunlaşsa dahi, sonrasında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi kuvvetle muhtemeldir. TCK 103’üncü maddenin 2. fıkrasında düzenlenmiş nitelikli cinsel suçlara af olarak nitelendirebileceğimiz sözde tasarı, TCK 103’ün 1. fıkrasında geçen hafif cinsel suçlara hiç işaret etmeyip neden sadece TCK 103’teki ağır cinsel suçlara af istemektedir? Buradaki maksadın evlilik içinde yaşanan tam cinsel birliktelik olduğu anlaşılsa da TCK 103’ün 1. fıkrasındaki hafif istismarı es geçmesi eşitlik ilkesine aykırıdır.
  2. Metin, hakim izniyle olan evliliği ve şikayete bağlı tecavüz suçunu 15’ten 14 yaşa indirme çabası taşımaktadır. Buradaki hukuki gerekçe anlaşılamamaktadır.
  3. Bu bağlamda yaşandığı iddia edilen haksız mahkumiyetlerin davalarında TCK 30. Madde’nin bütün imkanlarının hakimlerce kullanıldığı düşünülmektedir. Gerçek rızanın olduğu evliliklerde hakimler tarafından yasanın tüm imkanları tutukluluktan yana değil, çiftlerin birlikteliğinden yana kullanılmaktadır.[3]

Bunlar göz önünde bulundurulduğunda dolaşımda olan metnin kasıtlı bir şekilde spekülasyon için dolaşıma sokulduğu düşünülmektedir. Bu metinden yana olan zayıf bir zihniyetin varlığına karşı, yasama ve yargı mensuplarımızın sağ duyuları her zaman adaletten yana galip gelmiştir, gelecektir. Tecavüz suçları asla hiçbir koşul ve gerekçeyle af kapsamında değerlendirilemez. Tecavüzcüyü mağdurla buluşturma ihtimali olan hiçbir durum yasama yoluyla gerçekleşemez.

14 NİSAN 2020

[1] Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2762) ve Adalet Komisyonu Raporu, s.37

[2] Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2762) ve Adalet Komisyonu Raporu, s.37

[3] TCK Madde 30- (1) Fiilin icrası sırasında suçun kanuni tanımındaki maddi unsurları bilmeyen bir kimse, kasten hareket etmiş olmaz. Bu hata dolayısıyla taksirli sorumluluk hali saklıdır.

(2) Bir suçun daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli hallerinin gerçekleştiği hususunda hataya düşen kişi, bu hatasından yararlanır.

(3) Ceza sorumluluğunu kaldıran veya azaltan nedenlere ait koşulların gerçekleştiği hususunda kaçınılmaz bir hataya düşen kişi, bu hatasından yararlanır.

(4) (Ek fıkra: 29/6/2005 – 5377/4 md.) İşlediği fiilin haksızlık oluşturduğu hususunda kaçınılmaz bir hataya düşen kişi, cezalandırılmaz.

 

 

Önceki Yazı

Akademik Yazım ve Sunum Teknikleri Eğitimi

Sonraki Yazı

Batı Sanatında Resim Okuma Atölyesi

Bunlar da ilginizi çekebilir

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir