25.11.2017
Etiyopya Doğu Afrika’da, Habeş coğrafyasında Kızıldeniz’e çok yakın bir konumdadır. Bu coğrafyayı bilmek, İslam tarihinin önemli bir kısmını anlamak demektir. Bölgenin en güçlü ülkesi olan Etiyopya Afrika’da sömürge olmayan tek ülkedir. Batılılar Etiyopya’yı da sömürge yapmak istemişlerdir. Çanakkale Savaşı benzeri olan Adua Savaşında İtalya’ya yenilen Etiyopya 5 yıl boyunca İtalya işgalinde kalmıştır. Etiyopya’nın komşuları; Sudan, Somali, Cibuti, Eritre ve Kenya’dır. Etiyopya bir çok kabileye ve farklı insanlara ev sahipliği yapmıştır. Nüfusu yoğun bir ülke olan Etiyopya’da 88 dil konuşulmaktadır. Bugün Afrika Birliği Merkezi Etiyopya’dadır.
Tarihi hep kazananlar yazdığından, Etiyopya’nın tarihi de son yüzyılda Hıristiyanlar tarafından yazılmıştır. Daha önce bu bölgede Müslümanlar güçlü olmasına rağmen Osmanlı’dan sonra Etiyopya’nın dengesi Hıristiyanlar lehine değişmiştir. Portekizliler ve Osmanlılar 16. Yüzyılda rekabet içindeydiler. Bu rekabete en iyi örnek Etiyopya olarak verilebilir. Çünkü Portekizliler Hıristiyanlarla, Osmanlılar ise Müslümanlarla irtibat içerisindeydiler.
Daha önce çok geniş bir coğrafya üzerinde yer alan Etiyopya, 19. Yüzyılın ikinci döneminde Batı’nın Müslüman coğrafyayı tahakküm altına almaya başlayıp sınırları yeniden çizmesiyle birlikte bugünün sınırlarına gerilemiştir. Osmanlıda ticaret yapan insanların çoğunluğu Hıristiyan ve Yahudiler iken Etiyopya’da Müslümanlar ticaretle, gayrimüslimler siyasetle ilgilenmekteydi. Günümüzde bürokrasi ve askeriyede Hıristiyanların çoğunlukla yer almış olması Etiyopya için pek de iyi olmamıştır. Bu yüzden ülkenin yöneticileri de onlar olmuştur. Müslüman tüccarların eğitim oranı çok düşüktür ve ticaretin kapasitesi güce dönüşecek kadar değildir. Ticaretin modern esaslara uygun hale gelmesi zaman alacaktır. Etrafı Müslüman ülkelerden oluştuğundan Etiyopya’ya Hıristiyan adası denmektedir. Etiyopya yönetimi Hıristiyan olmasına rağmen Müslümanlarla aralarında husumete dayanan bir ilişki yoktur. Devletle halk arasındaki vatandaşlık ilişkisi genelde sorunsuz olarak işlemektedir. Sistem olarak bazı problemler olmakla birlikte daha önce Türkiye’de yaşanan ölçüde ötekileştirici bir durum yaşanmamıştır.
Önceleri resmi olarak Hıristiyan bir devlet olan Etiyopya’da, 1974 yılında gerçekleşen devrim ile Hıristiyanlık resmi din olmaktan çıkmıştır. Doğurganlık oranına bakıldığında Etiyopya’nın geleceğini şekillendirecek olanların Müslümanlar olduğu görülmektedir. Müslümanlar açısından Etiyopya’nın son elli yılına bakacak olursak hükümet adil politikalar üretmeye çalışan insanlardan oluşmaktadır. Etiyopya’daki Müslümanlar, Müslümanların ayrı bir parti kurarak siyaset yapılmasına sıcak bakmıyorlar. Bu durumun dinsel ayrımı daha fazla körükleyeceği ya da altını çizeceğini düşünüyorlar. Ayrışmadansa aynı parti içinde ülke çıkarları doğrultusunda siyaset yapmayı daha doğru buluyor olmalarına rağmen Amerika bunu teşvik etmektedir. 10 yıl önce Amerika’dan gelen bir grup, parti kurup Müslümanların haklarını savunmak istediklerini söylemişlerdir. Bu düşünce halk arasında itibar görmemiştir. Kurumsal bir örgütlenmenin yaşanmadığı Etiyopya’da Müslüman halk camiler etrafında toplanıyor ve genelde yerel kararlar buralarda alınıyor.
Dünya’da camiye giden genç nüfusun en fazla olduğu yer Etiyopya’dır. Ancak Etiyopya’da bu gençlerin eğitim alabileceği modern eğitim kurumları yok. Buna karşı diploması olmayan sertifa usulü çalışan Medrese eğitimi yaygın. Buradan mezun olanların Mısır’a gittiğinde direkt üniversiteye alınması bile söz konusu olabiliyor. Hatta Medine’de müftü olanlar, üniversitede hoca olanlar var. Bu durum modern eğitim kurumlarının gerekliliğini Etiyopya’da tartışmaya açık hale getiriyor.
Etiyopya’da kadınların durumuna baktığımızda ise karar alma mekanizmalarında çok yer almadıkları görülebilir. Çalışma hayatında erkeklerle aldıkları ücret eşittir. Çok eşlilik önceden olmamasına rağmen yeni yeni görülmeye başlamış. Fakat kadınlar bu duruma oldukça tepkili. Boşanmak isteyen kadınların önünde yasal ya da kültürel engeller de yok, isteyen kadın rahat boşanabiliyor.
Etiyopya Hakkında Genel Bilgiler
Afrika kıtasında bulunan Etiyopya, 1.104,300 kilometrekare toplam alanıyla yüzölçümü bakımından dünyanın en geniş 27. ülkesidir. 100 milyona yaklaşan nüfusuyla Etiyopya’da kilometrekare başına 94 kişi düşmektedir. Etiyopya, yüksek rakımından ötürü diğer Afrika’nın boynuzunda görülen yüksek sıcaklıklara nazaran ılıman bir iklime sahiptir. Bu sebeple Afrika boynuzunda istisnai olarak Akdeniz iklimi görülmektedir. 1980’lerde yaşanan kıtlık dönemi ters bir algı oluştursa da doğal kaynaklar bakımından oldukça zengindir. Ülke tarım ürünleri yetiştirmek için oldukça elverişli topraklara sahiptir. Etiyopya hidroelektrik enerji kaynakları açısından Afrika’da başat ülkedir. 45,000 mw hidroelektrik potansiyeli ile Afrika’nın en zengin kaynağına sahiptir. Dünyanın en uzun nehri olan Nil nehrinin büyük kısmı buradadır.
Kahvenin doğduğu yer Etiyopya’dır. Bu muhteşem içeceğin deneyimlenebileceği en iyi durak noktasıdır. Kaffa, Etiyopya’da kahve bitkilerinin yetiştiği bir bölgenin ismidir ve kahvenin adı da buradan gelmektedir. Etiyopya verimli toprakları, mineralleri ve doğalgazı ile diğer doğal kaynaklar bakımından da oldukça zengindir; altın, bakır, potasyum, platinyum ve doğalgaz dünyanın bu bölümünün yer altında bulunmaktadır. Eğer düzgün bir şekilde değerlendirilir ve yönetilebilirse madencilik Etiyopya ekonomisine 500 milyon dolar katkı yapma potansiyeli taşımaktadır.
Doğal kaynaklarının zenginliğinin yanı sıra ülke farklılıklar açısından da zengindir. Ülke kültür, dil, tarih bakımından 80’den fazla etnik gruba ev sahipliği yapmaktadır. Etiyopya Afrika’da Yahudiliği, Hristiyanlığı ve İslamiyet’i ilk benimseyen ülkedir; Afrika kıtasındaki en eski Yahudi topluluğu Etiyopya’da bulunmaktadır. Etiyopya Afrika’da açılan ilk kiliselere sahiptir. İslam’ın ulaştığı, Mekke’den sonraki ikinci bölgedir. Müslümanların Habeşistan’a hicreti dolayısıyla bu topraklar İslam’ın ulaştığı ikinci ülke olmuştur. Böylece Etiyopya birbirinden farklı etno-dini grupların medeniyet mirasları ile günümüze gelmiştir.
İbrahim Mulushewa Eshete
Özeti hazırlayan: Güzin Çolak – Zeynep Sena